Kuşadası'nda yaşayan Rus vatandaşın gözünden 'Türkiye’de hayat pahalılığı'

Kuşadası’nda yaşayan Marina Cappuccina sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda sabah saat 09.00’da elinde bir tomar 200’lük banknot varken akşam saat 21.00’da elinde sadece 35 lira kaldığını gösterdi. Cappuccina, Rusya’daki takipçilerine, “Türkiye’de her şeyin fiyatı arttı. Sıradan bir gün gibi görünüyor, olağan giderlerle paranın tamamı harcanıyor. Tabii biz burada şoktayız ve bu fiyat artışına ayak uyduramıyoruz. Ama Rusya’ya da kesinlikle dönmek istemiyoruz” dedi.

Cappuccina, yaptığı paylaşımda geçtiğimiz yıl ile bu yıl ki fiyatlar arasında karşılaştırma yaptı. Hangi ürünlerin ne kadar arttığını ruble üzerinden hesaplayarak bildirdi. Cappuccina’nın yaptığı paylaşımda verdiği bilgiler şöyle; Bazı ürünlerde fiyatlar 2 kat arttı, bazılarında ise daha da fazla. Örneğin, bir şişe su geçen yıl 6 ruble iken bu yıl bazı süpermarketler 20’ye satıyor. Geçen yıl etin ne kadara satıldığını bilmiyorum, ama bu yıl bir kilo tavuğun fiyatı en ucuzu 540 ruble civarında, sığır etinin fiyatı ise bin 500 rubleden satılıyor. Mesela geçen yıl kilosu 15 rubleye patlıcan almıştık, bu sene 55 rubleye. Geçen yaz 14 bin ruble karşılığında iyi bir daire bulmak mümkün olsa da, bu yıl bu tür dairelerin fiyatları ayda 36 bin rubleden başlıyor. Türkiye’de akaryakıt her zaman pahalıydı. Geçen yıl litresi 80 ruble olan benzinin çok pahalı olmasına nasıl kızdığımı hatırlıyorum. Bu yıl litre başına 144 ruble, hayal edebiliyor musunuz? Geçen yıl mercimek çorbasının 40 liraya satıldığını hatırlıyorum, ama bu sene hiçbir yerde 90 liradan aşağısını göremiyorum, tüm alışılagelmiş yemeklerde aynı, en az iki kat arttı. Geçen yıl şehir içi taşıma ücreti 30 ruble iken, bu yılın Haziran ayında 40 rubleye, Ağustos ayında ise 52 rubleye yükseltildi. 

VİDEO İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN..